Tasarımcı: Çiğdem Tosun
Manifesto:
Tasarımımda özgünlüğü sorgularken, genel olarak biçim ve malzeme üzerinde yoğunlaşıp, anlamın ağırlıkla forma yüklenmesi; çalışmanın diğer bileşenlerinin ve ilişkilerinin estetik kaygılar güderek “tasarım-sanat-doğa” kavramlarını sorgulayan bir zemin oluşturmak istedim. Bu öyle bir zemindi ki; yaşayan bir organizmadan, ağacın dokusundan, taşın sertliğinden ayrı düşünülemezdi. Tıpkı sürekli değişen, örtülen, uzanan, yayılan kentler gibi…
Seçmiş olduğum bu malzemelerin bir araya gelerek bir bütünü oluşturması, belirli bir kurgusu olan, fakat rastlantısal bir aradalığı yok saymayan bir çalışma oluşturdu. Zeminin görevi ise biçimi ortaya çıkartmaktı. Peki; biçimin görevi zemini vurgulamak olabilir miydi? Zemini anlamlandırmak ya da dönüştürmek?
Birer tasarımcı adayı olarak, mekandan-birimden başlayarak kentlere hatta yeryüzü ölçeğine kadar sorumlu olduğumuzu düşünüyorum. Özgün birer tasarım harikası olarak ortaya koyduğumuz ürünlerin uzay boşluğunda olmadığını, kentsel-kırsal bir çevreye-zemine, zamana ilişkin olduğunu tekrar vurgulamak isterim.