Tasarımcı: Emre Başkan
Giriş
İnsan, geleceğe dokunmak için taşı yoldaş edindi. Tüm yolculuğu boyunca sıkıca tuttu. En yakınına izini bıraktı, tanıklık etti, haber bıraktı. Taş insan yaşamının ayrılamaz bir parçası haline geldi. İnsanın nesnesi oldu taş, öznenin nesnesi …
İlk taş akkor halinde, yüzeyde soğuduğundan bu yana taşın döngüsü de başladı. Yolculuğu boyunca hep tanıklık etti, ömrü kısa öznelerin nesnesi oldu. Dayanıklılığı ve sertliğiyle kadim olarak anıldı, yaratıcıyla ilişkilendirildi. Taş insan yaşamının her döneminde izleyici oldu. Taşa bu defa kendini sergilemesi, anlatması için bir aralık tanıyalım. İnsan nesne olsun (izleyen olsun) taşın ömrü boyunca geçirdikleri karşısında…
Kapsam
Tasarım kapsamında, taşın bir amaç neticesinde kullanılmasından ziyade, taşın kendi yaşam döngüsünü açıklayan özne konumuna yerleştiren bir yaklaşım izlendi. Yaşayan insan, kaydeden taş ilişkisini ters-yüz ederek, insanın taşın yaşam döngüsüne tanıklık etmesine izin veren bir yol izlendi. Özünden gelen dayanıklılığıyla zihinlerde özdeşleşen taşın; katman katman ayrışmasıyla, yaşam döngüsünü anlatmasına olanak tanındı. Taşa bu defa insanoğlunun bir nesnesinden öte bizatihi varlığı incelendi.Tasarımın amacı geçmişten bugüne insanoğlunun tanıklığını yapan taşın, bu defa insanın tanık olduğu bir bağlamda yeniden ele almaktır. Nesne insan- özne taş ilişkisini esas alan yaklaşım benimsendi.
Yöntem
Taşın yaşam döngüsüne ışık tutmak için ilk taşın anlatısına bakalım: Akkor halinde dünya, yüzey yavaş yavaş soğuyor. Bir doğum anı gerçekleşiyor.
1.İlk Taş- Masa Lambası: Tasarımda yatay konumda ışık saçan oniks taşının, parçası olduğu Afyon Beyaz Arcobaleno mermerinden ayrılmasına şahit oluyoruz. İlk taşın akkor halinden giderek soğumasını görüyoruz.
2.İlk Kırılma- Aplik: Taş ilk büyük hasarını alıyor parçalanıyor. Ayrılan taşlara saygı gösteriyoruz. Yeniden yüz yüze bir bütün haline getirmiyoruz, mesafeyi koruyarak ilk darbeyi belgeliyoruz.
3.Toz ve Mineral- Sarkıt: Taş ayrışmış toza dönmüş, öze dönmüş. Özü göğe çıkarıyoruz, iki cam arasına yerleştiriyoruz.
Tasarımda taşın yaşam döngüsü ilerledikçe, taşın yukarı (semaya) çıkması esas alınarak masa lambasında doğumu, aplikte yaşamı, sarkıtta ölüme ve tinselliğe gönderme yapıldı.
Malzeme
Beyaz oniks taşı: Ülkemizde Afyon Emirdağ bölgesi bu alanda en kaliteli oniks ocakları olarak kabul görmektedir. Işığı geçirir. Tasarımda ışığın doğal olarak yayılması ve ışığın renginin içerisinden geçtiği katmanlar dolayısıyla değişmesi için kullanıldı.
Afyon beyaz arcobaleno: Afyon beyaz arcobaleno mermeri, Türkiye’nin Afyon bölgesinden çıkarılan bir doğal taştır. Bu mermer, ince beyaz damarları, yumuşak tonları ve yüzeyinde görülen hafif renk geçişleri ile aydınlatmada sadelik için kullanıldı. Oniks ve diğer çakıl taşları: Taş çıkarılırken ve işlenirken ana gövdeden ayrılan birçok küçük taneleri değerlendirmek amacıyla konsept dahilinde tercih edildi.
Üretim Tekniği
Aydınlatma Beyaz Oniks Mermer: Bu plaka üç aydınlatma için armatür görevi görür. 20 mm kalınlığında 20 cm çapındadır. Daire oniks, 10mm oyularak kil tabak şeklini alır. Silindir sulu kesimle mermerin merkezi 20 mm çapında oyulur. Tasarımda kullanılan oniks beyaz mermerin dışında ışığı geçiren diğer tür mermerler aynı teknik ile üretilir. Kullanıcı yeni aydınlatma almadan yalnızca mermer başlıklar temin ederek kendi armatürünü özelleştirmiş olur.
Epoksi ile taş birleştirme: Kırılmış doğal Afyon beyaz arcobaleno taşı şeffaf epoksi ile yeniden bir araya getirilir. Temperli camla üretim: Tavan sarkıt lambada kullanılan yarı geçirgen beyaz oniks mermer toz ve çakılları iki cam temperli plaka arasında saklanır. Temperli cam ısıtılmış halka çelikle birbirine tutturulur. Tasarımdaki bu ince doğal taş katmanı ile ışığın daha homojen dağılması yoluyla dekoratif aydınlatma sağlanır.
Sonuç
Taşın doğasına uygun tasarım anlayışı ve yaşamdan motiflerle zenginleştirildi. Dekoratif aydınlatmalarda, taşın işlenirken ayrılan parçaları değerlendirilmeye sunuldu. Taşın yaşamına bakış yaklaşımıyla malzemenin sürdürülebilirliği desteklendi.